Döviz piyasalarında hareketlilik sürüyor. Son günlerde doların yükselişi hız kazanırken, euroda ise değer kaybı devam ediyor. Uluslararası piyasalardaki gelişmeler ve küresel ekonomik veriler, bu durumun başlıca sebepleri arasında gösteriliyor.
Dolar/TL kuru 30 seviyesini aşarak yeni bir rekor kırarken, Euro/TL kuru 31 seviyesinin altına geriledi. Analistler, ABD Merkez Bankası'nın (Fed) faiz artırımı beklentileri ve Avrupa ekonomisindeki yavaşlama belirtilerinin bu hareketlilikte etkili olduğunu vurguluyor.
ABD ekonomisinin beklenenden daha güçlü gelen ekonomik verileri, dolara olan talebi artırırken, euro üzerindeki baskıyı artırıyor. Özellikle Avrupa Merkez Bankası'nın (ECB) faiz politikasında gevşeme sinyalleri vermesi, eurodaki değer kaybını hızlandıran faktörler arasında yer alıyor.
Ekonomist Hasan Yılmaz, konu hakkında yaptığı açıklamada, “ABD ekonomisinin güçlü görünümü ve faiz artırım beklentileri, doları diğer para birimlerine karşı avantajlı bir konuma getiriyor. Avrupa tarafında ise ekonomik durgunluk endişeleri euroyu baskı altında tutuyor” dedi.
Bu durum, Türk lirası üzerinde de etkisini gösteriyor. Döviz kurlarındaki bu dalgalanma, ithalat maliyetlerini artırırken enflasyon üzerinde yukarı yönlü baskı oluşturabilir.
Uzmanlar, yatırımcıların döviz piyasalarındaki hareketliliği yakından takip etmelerini ve risklerini çeşitlendirmelerini öneriyor. Özellikle küresel ekonomik gelişmelerin kısa vadede döviz kurları üzerindeki etkilerinin süreceği belirtiliyor.
Dolar ve eurodaki bu zıt yönlü hareketler, Türkiye'deki döviz kuru beklentilerini ve ekonomik kararları yakından etkileyebilir. Piyasa aktörleri, merkez bankalarının politikalarının bu süreci nasıl şekillendireceğini dikkatle izliyor.